Gölge ışığın dünyada yansıma buldum deme şeklidir, eğer bir gölgen olduğunu fark ediyorsan da ışığının farkındasın demektir.
- Ve henüz ne olduğuna karar verememiş kişiler, yani negatif ya da pozitif arasında gidip gelirler debelenirler, her gün başka şekilde şekle bürünebilirler.
Aşmaları gereken içsel bir yansıma vardır ve geçmeleri gereken o korku, çoğu an her birimizin yaptığı gibi…
- Ve bilinmeli ki karanlık diye bir şey yok, karanlık henüz işlenmemiş ışığın kaynağında salınan işlenmiş yüzeyin geçirgen deviniminde toz bulutu olup dağılan ve dünyada ağırlaşan bir gölge yansıma şeklidir.
İçsel Seçim Yansımaları
Ve eğer henüz işlenmemiş yöne akarsa düşünce ya da o yansımaları beslerse dış dünya algoritmasında size yönelen eylem ya da sözler ve de henüz bilinçli şekilde işlemenin inceliğine erememişse kişi, o devinimde debelenir durur.
- o noktayı büyütür, içsel kin, hınç artar ve bu negatif titreşimler insanın ışığını söndürür, öyle olduğunu düşünmeye başlar ve başkasının ya da başkalarının da onu o kuyuya çektiğini anlayabilmesi zorlaşır.
İşte tam da bu yüzden, kimseye değil içsel güzelliğe ve ışığa tutunmak yeğdir.
çünkü bilinmeli ki negatif yansımalara düşen algı, o boyuttakileri büyütür, besler. Bu noktada dünyanın, bilinçaltı ve bilinçdışı gibi sayısız algoritma dahilinde -dünyaya yansıyan ve de dünyada yaşanan olayların arka planı adına önemli bir nokta…
- Bu noktada derinleştirilmesi gereken kavramlar, en önemlisi sevgisizliktir, sürekli söylenme, şikayet halleri, tatminsiz, beklentiler, istekler, doyumsuz yansımalar vb. daha sayısız şekilde çoğaltılabilir negatif yansımalar mevcut.
içsel çatışmalar, insanın yaşam aynasında çözmesi ve algılaması gereken esas noktadır. O noktalar çözülmedikçe ya da doğru algılama ile yansıtma yapılmadıkça, bu durum çeşitli örgülerle yaşam aynasına yansır, çoğu an tabii karşıdan size yansıyacaktır, kaçınılmazdır ve işte tam da bu yüzden içsel gelişime önem verilmeli ki -bilinçli bir algılama yapabilmeli, sezgisel gözlem dahilinde…
- bu sebeple, kişisel çember özellikle korunmalıdır, kişisel alan yaratılmalıdır, kendinizle baş başa kalabileceğiniz zaman bu sebeple önem taşır.
- pek tabii o kendi ile baş başa kalma noktasında, bilinci geliştirme ve de güzelliği işleyen eylemler yansıma bulmalıdır.
- ve en önemlisi içsel sevgiyi beslemektir. Orada sorgusuz sualsiz bir sevgi aşkınlığı boyutsuz salınmalı ve içinde süzülen ışığınızla süzülebilmenin güzelliğiyle dans edebilmeli ritimleriniz.
(…içsel çözümleme ve içsel yolculuk, savaş değildir aksine içsel barıştır, tıpkı aşkınlığın savaş değil daima barış algısı dahilinde hissedebilmenin güzelliğiyle barış olduğu gibi… )
Olumsuzu besleyene değil, pozitif dönüşüme değer verilmelidir. Ancak pek tabii pozitif dönüşüme ve de pozitif yaklaşımların içine gizlenen gölgelerle yaklaşanları da görebilmeniz önemli.
Sizi, sürekli yeren kötü olduğunuza ikna eden ve belki de kendi işlemediği yönlerini size yansıtan kişilerin dolduruşu ile öyle olduğunuza ikna olmaktan ziyade, umudunuzun söndüğüne tanık olabilirsiniz.
- Pek tabii yapıcı eleştiri öncelikle özeleştiri ve de nefsini eğitebilmiş içsel olgunluğa yakın kişilerin eleştiri ve tutumları yönlendirici olabilir.
- Nefsini eğitebilen; kendini bilen, kendi hayatına odaklanan başka yaşamlarla kendi yaşamını karşılaştırmayan. İçselliğini eğitmeye yönelen. İşte esasen asıl ahlak bu…
Etkileşim:
Anlaşılması gereken önemli bir nokta, kimi an karşındaki sana gölge ya da karanlık yön olurken, ışığın yansısın ve parlasın diye, başka an ise sen başkasına gölge veya karanlık olursun ki onun ışığı parlasın ve yansısın diye…
- tabii ki frekans bozucu olma özelliğinde aktif işlevselliğe sahip yanılsamalar mevcuttur.
…bu, bir nevi kozmosun, yaratımın anlayış yasası olduğu gibi içsel olarak yansıma bulabilmesi adına bu yolda kişinin içsel bir özümseme ve deneyimle anlayabilmesi esastır.
tıpkı onun dilinde, her şeye sahip olmak isteyenin, aslında hiçbir şeye sahip olmadığını anlaması gerektiği ve de aslen hiçbir şey olmadığını bilenin her şeyle bütün ve bir akabilmenin inceliğine erebileceği gibi…