Çoğulcu bilim görüşü, Kuhn’un klasik bilim felsefesi görüşlerine yöneltilen eleştiri doğrultusunda geliştirilmiştir.
- Kuhn’un klasik bilim felsefesi görüşlerine yönelttiği eleştirilen kapsamını daha da geliştiren, doğallıkla bilimsel rasyonaliteyi daha da kuşkulu hale getiren çağdaş bilim filozofu Paul Feyerabend’dur. (1924-1994)
Epistemolojik anarşizmden beslenen bilim felsefesi anlayışına, aynı zamanda anarşist bilim anlayışı adı verilir. Feyerabend’ın bilim felsefesiyle anarşizm arasında kurduğu ilişkiyle, anlatmak istediği;
- öncelikle çağdaş bilimin hasta olduğunu düşünür ve
- bu teşhisini de bilimin çağdaş dünyada oynadığı tahakküm edici, hatta insanları ve toplumları köleleştirici rolle doğrulamaya çalışır.
Ona göre bilim, insanlığın mutluluğu içindir ve bilimin değeri, onun insanın özgürleşmesine yaptığı katkıyla ölçmek durumundadır.
- Çağdaş bilim, insanın özgürleşimine ve mutluluğuna katkı yapmak bir yana, başka kültürel gelenekleri ortadan kaldıran monolitik yapısıyla, insanı kendisine köleleştirmektedir.
Bilimin “yatak odamıza dahi girdiğini” öne süren Feyerabend, bilumum suiistimalleri, teknoloji yoluyla yarattığı çok çeşitli çevre problemleri bir tarafa, Batı dışı dünyaların geleneksel kültürlerini ortadan kaldırdığını savunur.
Hastalığı tedavi etmenin bilinen tek yolu olduğunu söyleyen Feyerabend;
- Önce hastalığı doğru teşhis etmek, sonra da hastalığın kendisini ya da hastalığı doğuran nedenleri ortadan kaldırmak için ilaç kullanmak gerektiğini söylerken,
- hastalığı teşhis ettiğine inanır ve görüşleri kapsamında çareyi “çoğulcu bilim görüşü” anlayışı olarak açınlar.
- ve disipliner, teorik ve metodolojik çoğulculuk olarak üç farklı alanda ele alır.
Çoğulcu bilim görüşü kendi içinde üç alana ayrılır.