Bilimsel Değişmenin Doğası
Bilim Felsefesi Bilinc.tin.us Felsefe

Devrimci Bilim Görüşü

Devrimci bilim görüşü, bilimi mantık temelinde ele almak yerine, özellikle tarihsel gelişim süreci içerisinde çözümleyen bir yaklaşım temeline dayanarak geliştirilmiştir. Bu yeni yaklaşımın en önemli temsilcisi de Thomas Kuhn’dur. (1922-1996) Kuhn’un çıkış noktası, Kopernik Devrimi olmuştur. Ancak özellikle Galileo’nun görüşleriyle, kilise arasındaki karşıtlık konusunda yorumlar almıştır.

Bu karşıtlığı bir taraf; akıl ve deney, diğer taraf ise, batıl inanç ve dini dogma arasındaki kavga olarak okuyan bilim insanları ve tarihçileri;

Galileo ile arkadaşlarının, Aristotelesçi evren anlayışıyla bağdaşmaz nitelikte deneysel veriler bulduklarını ifade etmişlerdir.

Kuhn, durumun sanıldığından daha da karmaşık olduğunu görmekle beraber, Kopernik Devrimi ile diğer devrimlerin gelişiminin ve tarihlerinin,

  • Mantıkçı pozitivist bilim anlayışı veya yanlışlamacılığın metodolojisiyle bağdaşmadığını gözler önüne sermiştir.

Dünya genelinde büyük etki uyandıran, “Bilimsel Devrimlerin Yapısı” adlı eseriyle bilimsel metodoloji ve bilgi üzerinde düşünmenin yeni ve bütünüyle farklı bir yolunu önermiştir.

  • Bilim felsefesinde içselcilik, bilimin sadece kendi iç mantığıyla,
  • dışsalcılık ise bilimin esas olarak ona dışsal koşullar yoluyla açıklanması gerektiğini söyleyen yaklaşımlardır.

Mantıkçı pozitivizm ve yanlışlamacı bilim görüşü içselciliği, devrimci bilim anlayışıyla çoğulcu bilim görüşü dışsalcılığı temsil eder.

Devrimci Bilim Görüşü Çıkış Aşaması

Mantıkçı pozitivizm ile Popper’in yanlışlamacı bilim görüşü, sadece bilimsel faaliyeti belirlediği düşünülen mantıksal ya da içsel faktörler üzerinde yoğunlaşmıştır.

  • Ancak biri keşfe diğeri de haklılandırmaya ağırlık vermiş olsalar da mantıkçı pozitivistler de ve Popper de bilimsel keşfi veya mevcut teorinin haklılandırılmasını sağlayan yöntem kuralları üzerinde durmuşlardır.

Örneğin mantıkçı pozitivistler için, bir teorinin kabul edilmesinde karar vermeyi belirleyen temel faktör, o teoriyi destekleyen kanıtların derecesidir.

Bilim felsefesinde bundan sonra ortaya çıkan görüşler, bilimi anlamak yönünden, bilim dışı faktörlerin de en az içsel faktörler kadar önemli olduğunu, söz gelimi bu noktada bilim tarihinin büyük bir önemi bulunduğunu öne sürer.

  • Bilim felsefesi tarihinin ikinci döneminde yaşanan en önemli gelişme, bilimin mantıksal bir bakış açısından ziyade, tarihsel bir bakış açısıyla ele alınmasıdır.

Buna göre, özellikle mantıkçı pozitivistlerin gerçek bilimi, tanımlamadaki başarısızlıklarını eleştiren post-pozitivist bilim filozofları, bilimi mantık temelinde ele almak yerine, özellikle tarihsel gelişim süreci içerisinde çözümleyen bir yaklaşım geliştirerek, devrimci bilimi görüşü ortaya çıkar.

 

Bilimin Tarihsel Süreci

Bunlar da hoşunuza gidebilir...

Bir Cevap Yazın