insanların ruh kavramından ve de ruhsal yaşam seyrinden nasıl uzak seyir ettiğini, deneyimleyerek (yaşam denilen uğraşlarla…) anladığımda felsefenin o eşsiz hazzının güzelliğiyle ve sanatsal seyirle içselliğin yarattığı o tatmin hissini hissedebilmenin nasıl da kozmosun özünü ve de kalıcı güzelliği sağladığını daha iyi anlamanın hissini soluyorum…
ve bu “his” işte yaşamı yaşamsal payda da içselliğin esas güzelliği sunduğu yeti ile salınmanın yansıması… bambaşka her defasında daha iyi kavrıyorum…