Site icon Bilinc.tin.us

Sinir Sistemi: Beyin ile Davranış Bağlantısı

Beyin ile davranış bağlantısı sinir sisteminin bölümleri ve bölümlerinin işlevsel özellikleri doğrultusunda etkileşim gösterir.

Beyin ile davranış bağlantısı: Sinir Sisteminin Ana Bölümleri

Sinir sistemi; merkezi sinir sistemi-MSS ve çevresel-periferik sinir sistemi- PSS olmak üzere, iki ana bölüme ayrılır.

Sinir sistemini oluşturan merkezi sinir sistemi ve periferik sinir sistemi:

-Merkezi sinir sistemi, beyin ve omurilikten oluşur.

-Sinir sisteminin kafatası ve omurgaların dışında kalan bölümü ise, periferik-çevresel sinir sistemi olarak adlandırılır. 

Beyin ile Davranış Bağlantısı: Merkezi Sinir Sistemi

BOS nedir?

Merkezi sinir sisteminin dış yüzeyi, üç zar ile çevrelenmiştir. Ayrıyeten beynin içinde, ventriküller olarak bilinen boşluklar vardır. Beynin dış yüzeyini saran ve ilk iki zar arasındaki alanlar ile beynin içindeki boşluklar ve bu boşlukların omurilikteki devamı olan merkezi kanal ise, beyin omurilik sıvısı-BOS ile doludur.

Eğer BOS olmasaydı; kafa çarpmaları ve hatta ani kafa hareketleri sonucunda da beynimiz zarar görebilirdi. Kan ile BOS arasındaki, madde geçişi ise, hücreler ve moleküllerden oluşan bir bariyer tarafından, sıkı bir şekilde kontrol edilir. İlgili bariyere -kan beyin bariyeri- denir.

BOS ile merkezi sinir sistemi, fiziksel ve kimyasal olarak, koruma altındadır. Merkezi sinir sisteminin bu denli özel bir şekilde korunuyor olması, tabii ki bizlere, ilgili sistemin yaşamımızdaki hayati önemini de vurgular.

Merkezi Sinir Sistemi, Üç Ana Bölümde İncelenir:

Beyincik- Serebellum; beyin sapının arkasında bulunur. Omurilik ve beyin sapı, çevresel sinirlerin merkezi sinir sistemine, giriş ve çıkış yaptığı ve refleks yanıtların oluşması için, duysal ve motor sinyaller arasında bağlantıların kurulduğu bölgelerdir. Beyin ile davranış bağlantısı ile alakalı önemli bulguları da içerir.

Beyin yarımkürelerinin en dışında bulunan beyin kabuğu, insanda en gelişmiş olan beyin bölgesidir.

Çevresel Sinir Sistemi

Çevresel sinir sistemi, duysal ( afferent-getirici) ile motor ( efferent-götürücü ) sinirler olmak üzere ikiye ayrılır. Motor- (efferent götürücü ) sinirler ise kendi içinde, otonom ve somatik sinirler şeklinde ayrılır. Otonom sinir sistemi ise sempatik ve parasempatik sinir sistemi adı altında iki farklı kola ayrılır.

Duysal ( afferent-getirici ) Sinirler ile Motor ( efferent-götürücü) Sinirler

Çevresel yapılardan merkezi sinir sistemine, duysal bilgiyi taşıyan sinirlere duysal ( afferent-getirici) sinirler, merkezi sinir sisteminden çevresel yapılara iletiyi sağlayan sinirlere ise motor ( efferent-götürücü ) sinirler denir.

Afferent- (duysal) Sinirler

Duysal sinyaller; deri, kas, eklemler gibi vücudun dışındaki yapılardan kaynaklanabildiği gibi; göz, kulak, burun gibi duyu organlarından ya da damarlar ile iç organlardan da gelişebilir. Bu sebeple, duysal sinirlere, kaynağını belirtmek amacıyla, farklı isimler verilmiştir.

Not: Koku ile görme duyusu ile alakalı sinyalleri taşıyan sinirler, merkezi sinir sistemine omurilik ya da beyin sapı düzeyinde giriş yapmaz ve çevresel sinir sistemi içinde yer almazlar.

Motor Sinirler (efferent götürücü)

Merkezi sinir sisteminden, çevre yapılara sinyal taşıyan -motor sinirler- iki ana kola ayrılır.

Çevresel sinir sisteminin afferent bölümü, iç ve dış ortama ait duysal bilgiyi, merkezi sinir sistemine aktarmakla görevliyken; motor-efferent bölümünün görevi, merkezi sinir sisteminden kaynaklanan uyarıları -yanıt organlarına- aktarmaktır. Merkezi sinir sisteminin buradaki rolü ise, bu iki yönlü ileti arasında bütünleştirmeyi sağlamaktır.

Merkezi sinir sistemi ve çevresel sinir sistemi, beyin ile davranış bağlantısı noktasında kişinin bilinçli ya da farkında olmadan gösterdiği davranış çizgesinde önemli etkilere sahiptirler. 

Sinir Sisteminin Hücresel Özellikleri
Kaynak: Felsefe Lisans- Psikoloji Ders Notları
Exit mobile version